Yazı İçeriği
Hamilelik döneminde yenmemesi gereken yiyecekler nelerdir? Hamilelikte beslenme nasıl olmalı? Anne ve bebeğin sağlığı için dikkatli tüketilmesi gereken meyve ve sebzeler nelerdir? Hamilelikte balık tüketilebilir mi, hamilelikte yenmemesi gereken balıklar nelerdir? Diyetisyen İrem Uğur, hamile anneler için beslenme önerilerinde bulundu!..
Hamilelik döneminde yenmemesi gereken yiyecekler
Hamilelik dönemi, hem sizin hem de bebeğiniz için büyük önem taşıyan, her konuda dikkat ve özen gerektiren bir süreçtir. Bu dönemde beslenme çok önemli bir yere sahiptir. Bebekler, anne karnında iken büyüme ve gelişme için gereksinim duyulan besin öğelerini, plasenta yardımı ile sizlerden alırlar, yani sizler ne yer, ne içerseniz bebeğiniz de onu yer ve içer. Bu nedenle beslenmenize dikkat etmeniz, bazı yiyeceklerden de kesinlikle uzak durmanız gerekmektedir. Çünkü bazı yiyeceklerin hamilelik döneminde yenmesi oldukça risklidir. Bu yiyecekler tüketildiğinde sizin ve bebeğinizin sağlığını riske atabilmekte, kalıcı hasarlara neden olabilmektedir.
Okumalısınız: Hamilelikte beslenme nasıl olmalıdır? Anne – bebek sağlığı için nasıl beslenmeliyiz?
Hamilelikte kaçınılması gereken yiyecekler
Hamilelik döneminde bebeğinizin ve sizin sağlığınız için kaçınmanız gereken bazı besinler var. Peki hamilelik döneminde yenmemesi gereken yiyecekler nedir?
Az pişmiş et, tavuk, balık ve yumurta
Hamilelik döneminde tüm çiğ veya az pişmiş kırmızı et, tavuk, balık ve yumurta tüketimi sakıncalıdır.
Et/tavuk/balık/yumurtanın çiğ ya da az pişmiş olarak tüketilmesi durumunda toksoplazma, salmonella, listeria gibi virüs ve bakterilerin oluşturduğu enfeksiyonlar, bir çok yan etkiye, doğum kusurlarına ve maalesef ki düşüklere ve ölü doğuma kadar yol açabilmektedir.
Hamilelik döneminde et ürünlerinde hiç pembelik gözükmeyecek şekilde, yumurtanın ise katılaşana kadar pişirilmesi ve bu şekilde tüketilmesi en güvenli olanıdır.
Hamilelik döneminde dışarıda yemek yerken etinizin sıcak ve iyice pişirilmiş olduğundan emin olunmalı, etli çiğ köfte, suşi, sucuk, salam, sosis, pastırma, jambon, az pişmiş et çeşitleri, istiridye, karides ve midye gibi yiyeceklerden uzak durulmalıdır.
Ek olarak yumurta içeren pişmemiş kek- kurabiye hamuru tüketmemeye, menemen veya omletteki yumurtayı iyi pişirmeye, güvenmediğiniz yerden et almamaya, çiğ ete dokunurken eldiven takmaya, et kestiğiniz bıçak, tahta veya tabağı çok iyi yıkamaya özen gösterilmelidir.
Okumalısınız: Hamilelikte beslenmeye bağlı görülebilecek sağlık sorunları
Pastörize Edilmemiş Süt ve Süt Ürünleri
Pastörize edilmemiş süt ve onunla hazırlanan yumuşak peynirler, hamilelik sürecini zorlaştırabilen ve sizin ve bebeğinizin hayatını tehdit eden E.coli, listeria, brucella ve campylobacteri bakterileri barındırabilir. Pastörize edilmemiş süt ve süt ürünlerinden uzak durulmalı, pastörize ürünler tüketilmelidir. Bazı keçi peynirleri, Danimarka mavisi, Gorgonzola ve Roquefort gibi özel bakteriler kullanılarak üretilen peynirlerin içerisinde listeria içermesi muhtemel olduğu için hamilelik döneminde tercih edilmemelidir.
Şarküteri Ürünleri
Salam, sosis, sucuk, pastırma, jambon gibi şarküteri ürünleri özel koşullarda ve tam olarak pişirilmeden üretilmektedir. Yukarıda da bahsettiğim gibi çiğ tüketilmesi bazı enfeksiyonlara neden olabilmektedir. Bunun dışında diğer önemli konu ise içerdikleri yüksek sodyum, nitrit ve nitrattır. Hamilelikte şişkinliğe de neden olan bu işlenmiş gıdalardan olabildiğince uzak durulmalı ve tüketimi en aza indirilmeli, tüketilmek istenildiğinde ise iyice pişirilerek tüketilmelidir.
İyi yıkanmamış meyve ve sebzeler
İyi yıkanmamış sebze ve meyveler sadece hamileler için değil, hepimiz için ciddi riskler barındırmaktadır. Toprakta bulunabilen bazı zararlı bakteriler meyve ve sebzeler yoluyla evimize kadar gelebilir, iyi yıkanmadığı taktirde bu bakteriler vücudumuza girebilir ve sağlığımızı bozabilmektedir. Hamilelik boyunca meyve ve sebzelerin iyice yıkanıldığına emin olunmalı, hatta yıkadıktan sonra bir müddet su dolu kabın içinde bekletilmeli, bir meyve sebze fırçasıyla fırçalanmalıdır. Özellikle topraktan gelen çilek gibi mahsüllerin temizliğine çok özen gösterilmeli, çürük bölgelerini kesilmelidir. Dışarıda salata tüketimi azaltılmalıdır. Ek olarak dışarıda taze sıkılmış meyve suyu pastörize edilmediği için kaçınılmalı, pastörize kutu- şişe meyve suyu tercih edilmeli veya evde sıkılmalıdır.
Okumalısınız: Meyve ve sebzeleri nasıl temizlemeliyiz?
Ağır metal içeren bazı balıklar ve kabuklu deniz ürünleri
Gebelik süresince balık tüketimi omega 3 yağ asitlerinin alımı açısından oldukça önemlidir. Ancak denizlerimizdeki kirlenmeye bağlı olarak metil-civa gibi ağır metaller, bazı balık ve kabuklu deniz ürünlerinde yoğun miktarda bulunmaktadır. Hamilelik döneminde ağır metal içeren balık ve kabuklu deniz ürünleri tüketildiğinde ağır metaller plesanta yoluyla bebeğe geçebilmekte, bebeğin beyin ve sinir sisteminin gelişimini olumsuz etkileyebilmektedir. Bu nedenle tüketilecek balık türüne dikkat edilmelidir. Derinlerde yaşayan ve civa içeriği daha yüksek olan midye gibi kabuklu deniz ürünleri, kalkan, kılıç balığı gibi balıklar tercih edilmemelidir. Denizin daha yüzeyinde yaşayan hamsi, istavrit, palamut, levrek, alabalık gibi balıklar tercih edilmelidir. Porsiyon miktarı kişiden kişiye değişmekle birlikte, hamilelik süresince omega 3 yağ asitlerini yeterli almak amacıyla haftada 2 kez 300-400 gram balık tüketilmeli, kızartma yerine fırın, buğulama gibi sağlıklı pişirme yöntemler tercih edilmelidir. Ek olarak ilk maddede de belirttiğim gibi bakteriyel hastalık riski nedeniyle çiğ balık ve kabuklu deniz ürünlerinden kesinlikle kaçınılmalıdır.
Okumalısınız: Hamilelikte balık tüketimine dikkat!
Fazla Ciğer Tüketimi
Karaciğer, içerisinde yüksek miktarlarda A vitamini içeren bir sakatat türüdür. İçindeki yüksek A vitamini ile vücuda gerekenden fazla vitamin alımının, zehirlenmeye, bebekte kusurlara veya düşüğe neden olabileceği düşünülmektedir. ’’Her şeyin fazlası zarar” olduğu gibi hamilelik döneminde yüksek A vitamini içeren ciğeri aşırı tüketmemeye özen gösterilmelidir. A vitamini veya morina karaciğeri yağı gibi balık karaciğeri yağlarını içeren multivitaminleri bu dönemde almak güvenli olmayabilir. (Doktor ve diyetisyen onayı olmadan vitamin minarel takviyeleri kullanmaktan kaçınılmalıdır.)
Mayonez
Çiğ yumurta kullanılarak yapılan mayonez, salmonella bakteri riski taşıdığından gıda zehirlenmeleri gibi tehlikeli sonuçlar doğurabilmektedir. Hamilelikte tüketilmemelidir.
Soya
Soya bazlı besinler, bebeğin hormonal sistemini bozabilecek fito-östrojen içerdikleri için tüketimi oldukça azaltılmalıdır.
Dondurulmuş Gıdalar
Dondurulmuş gıdalar önceden pişirilip marketlerde hazır olarak satılmaktadır. Donma olayı, gıdadaki patojenleri etkisiz hale getirir, ancak gıda çözüldüğünde anneler ve doğmamış bebekler için zararlı olabilecek patojenlerin tekrar aktif hale gelmesi ihtimali vardır. Soğuk zincir korunmayıp çözülen bu gıdalar ciddi risk taşıyabilmektedir. Önceliğiniz taze besinler olmalıdır. Donmuş gıda alınacaksa, alışverişin en sonunda alınmalı, alışveriş yaptıktan sonra evde hemen buzdolabına konulmalıdır.
Hazır – işlenmiş gıdalar
Uzun ömürlü konserveler ve paketli gıdalar uzun süre bozulmadan kalabilmeleri için bazı işlemlerden geçirilip çeşitli katkı maddeleri, fazla yağ, tuz ve şeker eklenmektedir. Hamilelik döneminde bu gıdalardan uzak durulmalı, sağlıklı alışkanlıklar edinilmelidir. Paketli gıda satın alırken etiket iyice okunmalı, hamileliğe zararı dokunabilecek katkı maddeleri olan gıdalardan uzak durulmalıdır. Son kullanma tarihine dikkat edilmeli, içeriği bilinmeyen gıdalar alınmamalı ve tüketilmemelidir.
Her paketli gıdanın kesinlikle kötü olmadığının altını çizerek, özellikle kuruyemiş, kuru meyve, çay gibi gıdaların açıkta satılanlarının alınmaması, Gıda güvenliği için paketli gıdalar satın alınmasını hatırlatırım.
Fazla şeker, glikoz şurubu içeren besinler
Hamilelik döneminde, iki canlıyım diyerek fazla ve bilinçsizce reçel, şeker, pasta, hamur işi tüketimi olabilmekte, bu durum hem sizin hem bebeğinizin sağlığını olumsuz etkileyebilmektedir. Fazla ve sağlıksız kilo almanız, gebelik diyabetine, erken doğuma, bebeğinizin ileriki yaşlarında diyabet ve kalp hastalıkları gibi kronik hastalıklara yatkınlığının artmasına neden olabilmektedir. Bu dönemde canınızın çektiği her yiyecek değil, vücut için gerekli olanlar ölçülü şekilde tüketilmelidir. Yüksek şeker, yağ, katkı maddesi, toksik madde içeren yiyeceklerin, plesenta yoluyla bebeğinize geçtiği unutulmayarak özellikle dikkat edilmeli, abartmadan tüketilmeli ve olabildiğince azaltılmalıdır.
Kızartmalar veya aşırı yağlı yiyecekler
Kızartmalar ve aşırı yağlı yiyecekler zaman içerisinde kansere neden olabilecek akrilamid ve trans yağ barındırmakta, size ve bebeğinize uzun vadede zarar verebilmektedir. Bu yiyeceklerin tüketimi azaltılmalı,kızartma yerine fırın buğulama gibi sağlıklı pişirme yöntemleri ve içeriğinde palm yağı, trans yağı içermeyen yiyecekler tercih edilmelidir.
Kafein
Siyah-yeşil çay, kahve, kola, enerji içecekleri, kakao, çikolata gibi besinler, içerdikleri kafein açısından dikkatli kullanılmalıdır. Hamilelikte güvenli kafein alımı günlük <200 mg olarak belirlenmiştir. Yüksek kafein alımı gebelikte zaten artan, uyku bozuklukları, baş ağrısı, sık idrara çıkma ve susuz kalma şikâyetlerini artırabilir, demir emilimini azaltarak bebeğin gelişimini olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Bu yüzden, kafeinin bu dönemde aşırı miktarda alınmamasına dikkat edilmelidir.
Bazı bitki çayları ve bitkiler
Bitkiler genel olarak ilaçlardan daha masum görüldüğü için akıllara bunların aşırı kullanımında ciddi sorunlara yol açabileceği pek gelmemektedir. Fakat bazı bitkisel çayların içinde bulunan etken maddeler özellikle çocuklarda ve hamilelerde ciddi sorunlara neden olabilmektedir. Hamilelik döneminde bitkisel çaylara masum gözüyle bakmak yerine günümüzde kullanılan ilaçların kökeninde bitkiler olduğu gerçeği göz önünde bulundurulmalı ve bitkisel çayları kullanmadan önce mutlaka doktora danışılmalıdır.
Okumalısınız: Hamilelikte bitkisel çay içilir mi?
Sinameki, maydanoz, meyan kökü, adaçayı, yarpuz, dut,defne ,hatmi çiçeği,karahindiba, aloe vera, sedef otu, ginseng, kekik,fesleğen, biberiye, lavanta, yaban mersini, sarı kantaron, melisa yaprağı, kediotu, oğul otu, ahududu yaprağı ve içeriği bilinmeyen karışım çaylarından kaçınılmalıdır.
Bu çaylar sıkça tüketildiğinde doğum kasılmalarını erken başlatıp erken doğum yapma riskini artırabilmekte, bebekte doğum kusurlarına ve düşüklere sebep olabilmektedir.
Tarçın da antikoagülan(kan sulandırıcı) etkiye sahip olduğu için fazla tüketildiğinde kan akışını uyandırıp olumsuz etkiye neden olabilmektedir.
Zencefil, ıhlamur, papatya, rezene, kuşburnu, portakal kabuğu ,nane yaprağı gibi bitki çayları doktorunuz/diyetisyeninizin onayı ve günde 2 fincanı geçmemek şartıyla tüketilebilir.
Alkol
Alkol hem size hem bebeğinize zarar vermektedir. Hamilelik döneminde kullanılan alkol, plasenta bariyerini geçip doğrudan bebeğin kanına geçmekte, bebeğin sağlığı için çok tehlikeli olan fetal alkolizme yol açabilmektedir. Özellikle ilk üç ay içerisinde alkol tüketimi, geri dönüşü olmayan sonuçlara sebep olabilmektedir. Alkol nörotoksik bir madde olarak gelişmekte olan bebeğin beyin hücrelerinin gelişimini engelleyen bir maddedir ve hamilelikte kesinlikle uzak durulmalıdır. Aşırı alkol tüketen toplumlarda çocuklardaki zeka geriliğinin en önemli nedeni anne adayının alkol kullanmasıdır.
Hamile anneler için öneriler ve kaçınılması gereken durumlar
Hamilelik döneminde sizin ve bebeğinizin sağlığı için beslenme dışında dikkat etmeniz gerekenleri de aşağıda sıraladım:
- Sigara içilen ortamlardan uzak durulmalıdır.
- Başkalarının öksürdüğü ve hapşırdığı yerde durmaktan kaçınılmalı, çalışma ortamını iyi havalandırmaya özen gösterilmelidir.
- Kimyasal maddeler, röntgen ışınları ve iyonlaştırıcı radyasyon, boya buharı, tarım ve haşere ilaçları ve temizlik maddeleri hem sizin hem de bebeğiniz için risk oluşturabileceği için bu durumlardan kaçınılmalı, ürünler üzerindeki açıklamalar da detaylıca okunmalıdır.
- Elleri yıkama konusunda ekstra titiz ve özenli olunmalıdır.
- Hamileliğin özellikle erken dönemlerinde vücut ısısını ani çıkaracak veya düşürecek ortamlardan, lastik kemer gibi vücudu sıkan eşyalardan ve yüksek topuklu ayakkabılardan kaçınılmalıdır.
- Evinizde sizlere arkadaşlık eden kediniz varsa hamilelik sürecinde Toksoplazma adı verilen parazit hastalığı nedeniyle dışkısından uzak durmalı, kutu altlığı ya da kumunun değişimini siz yapmamalısınız.
- Alınan ilaçlar doktor kontrolü olmadan kesilmemelidir. Endişe duyduğunuz veya ani durumlarda mutlaka doktorunuza danışmalısınız.
- Doktor ve diyetisyen onayı olmadan kesinlikle vitamin minarel kullanılmamalıdır. Bu takviyeler zehirlenmelere sebep olabilmektedir.
- Oda sıcaklığında 2 saatten daha uzun süre bekletilmiş yemekler yenilmemeli, açık büfe yemekleri bu dönemde pek tercih edilmemelidir.
- Ek olarak kansızlık olmaması için gebelikte artan demir ihtiyacı uygun şekilde karşılanmalıdır. Fiziksel ve zihinsel gelişiminde etkili olan iyot, folik asit ve kemik gelişiminde rol oynayan kalsiyum yeterli miktarda alınmalı, yemeklerde iyotlu tuz kullanılmalı, D vitamini için yazın öğle saatleri dışında 10-15 dakika güneşe çıkılmalıdır.
Yazımın başında belirttiğim gibi Hamilelik dönemi, hem sizin hem de bebeğiniz için büyük önem taşıyan, her konuda dikkat ve özen gerektiren bir süreçtir. Sizler ne yer, ne içerseniz bebeğiniz de onu yer ve içer. Sizden aldığı besin öğeleriyle gün gün büyüdüğünü hiç unutmayarak bu dönemde beslenmenize daha fazla dikkat etmenizi önerir, bebeğinizi sağlıkla kucağınıza almanızı dilerim.
Sağlıklı günler.
Siz de aklınıza takılanları, merak ettiklerinizi veya öğrenmek istediklerinizi bize Forum Anne Bebek Kulübü üzerinden yazabilirsiniz. Kadınlar olarak birlikte güçlüyüz!