Umut Oğuz nasıl bir baba? Bize babalık serüvenini anlatabilir misin? Baba olacağını ilk duyduğunuzda neler hissettin?
Yıllardır özlemini duyduğum bir duyguydu babalık. Zor dönemlerim oldu bu konuyla ilgili. Çok istemiş ama direkten dönmüştüm. Yavrum bizi seçecekti. Doğru eş, doğru aşk, doğru zamanı bulunca. Öyle de oldu çok şükür. Eşim elime bir kağıt verdi, baba oluyorsun yazan, ağzım açık ağlamıştım. Beklediğimden çok daha iyi bir baba çıktım. Ben de anlamadım. Bunu çevremizdekiler ve eşim söylüyor.
“En iyi hamilelik mutlu hamilelik”
Eşinin hamilelik süreci nasıl gelişti? Sen nasıl destek oldun? Sence hamilelik döneminde babalar eşlerine nasıl destek olmalı? Babalara düşen görevler nelerdir?
Zor zamanlarımız oldu. Hep yanındaydım. Sadece 5 gün ayrı kaldık. Anne adaylarının eş desteğine çok fazla ihtiyacı var hamilelik döneminde. Ruhen ve fiziksel olarak çok yorucu olduğu için üzerinden yük almak zorundayız. Ayakkabısını bağlamaktan ibaret değil. Ona her an sevginizi gösterip sarılmak durumundasınız. Buna çok ihtiyaçları var. Çoğu erkek kadınını anlamadığı için süreç bazen olduğundan çok daha zor geçiyor.
Eşim ve ben gezmeyi çok seviyoruz. Gebeliğin bir kısmı yurtdışında geçti. Doğumun bir gün öncesi bile Abant Gölü’ndeydik. Gece geldik sabah doğuma gittik. Her şey bir yana en iyi hamilelik mutlu hamilelik.
Eşinin doğumu nasıl gerçekleşti? Doğum sancıları başlayınca panik oldun mu? Doğum hikayenizi paylaşabilir misin? O anda neler hissettin, endişelendin mi?
Biz son iki haftayı gebelik kolestazı ile geçirdik. Zordu. Bebeğin safra kesesine yaptığı baskıyla asit salgıları altüst oluyor, asit kana karışıyor. Çok ciddi bir kaşıntı söz konusu oluyor. Gece uyurken bile kaşırdı kollarını, vücudunu. Ben sakince engel olurdum. 10 yıl öncesine kadar acil doğuma gidilen bu rahatsızlık bugünlerde ilaçla baskılanıyor. Biz 2 hafta daha içerde tutmayı başardık yavrumuzu ama gelişimi durmuştu tabi. 2800 gr doğdu. Fakat 2 ayda arayı kapattı afacan.
Ben doğuma girdim. Tabi ki endişeli oluyor insan. Fakat ehil ellere bırakınca süreci kaygıya dönüşmüyor. Cihan Erdoğdu benim eski arkadaşımdır. Güle eğlene yaptık doğumu. Ama yavrumu gördüğüm an. Ah o an. Fotoğrafı var zaten Instagram hesabımda. Hala bakınca ağlıyorum. Kutsal bir an. Her erkek yaşamalı.
Batıl inançlara inanır mısın? Doğum sonrasında kırk uçurma, kordon bağının saklanması vb. batıl inançları yerine getirdiniz mi?
Tabi ki hayır. 3.gün sokakta yürüyüş yaptık hep beraber. 6.gün yemeğe ve oradan bir sanat galerisine gittik. 30.gün uçağa bindik, Kıbrıs’a gittik! Korumak kollamak durumundasınız tabi ki ama evinden çıkarmayan ebeveynlere çok ama çok üzülüyorum. Öğretilmiş çaresizlikten başka bir şey değil…
Çocuk büyütürken baba desteği çok önemli. Sen eşine nasıl destek oluyorsun?
Valla bizde tartışma şundan çıkıyor. “Ya hep sende duruyor birazda bende dursun”
Varın gerisini siz düşünün. Genelde altları ben değiştiririm. Duşlar da bende. Sadece emziremiyorum. Biberon faslı hariç…
Eşinle anlaşamadığınız konular oluyor mu? Çatışma durumlarında nasıl bir tavır sergiliyorsun? Hatalı olduğunda özür diler misin? Kendini nasıl affettirirsin?
Hijyen konusunda zaman zaman anlaşamıyoruz. Haklı olarak aşırı titiz ve korumacı bir anne. Ben biraz daha serbest olmalı diyorum ama eşime de hak veriyorum. Eğer onun koyduğu kuralları bilmeden bile olsa ihlal edersem özür diliyorum. Zaten bizde çatışmalar büyümeden çözülür. İlişkimizin en başında birbirimize bu konuda söz verdik.
Çocuk büyütürken aile büyüklerinden mi yoksa profesyonellerden mi destek alıyorsunuz?
Net olarak söylüyorum: Profesyonellerden.
Çocuk sahibi olmak bir erkeğin hayatında neleri değiştiriyor?
Eskiye göre daha sakinim. Daha pozitif ve sürekli anlamsız bir mutluluk taşıyorum. Bunlar dışında sorumluluk sahibi, ailesine dönük bir adam için çok fazla bir şey değişmiyor.
Bebekli insanların yaşadığı problemleri sorsam?
Uykusuzlukla mücadele başlarda biraz zor. Sonra yoluna giriyor. Şu an 2,5 aylık oğlumuz. Annesi gece emziriyor, sabaha kadar uyuyor. 45 günlükken odasında yatmaya başladı. Çok şükür benimsedi. Gündüz uykuları ile beraber düzeni sağlayınca pek zorluğu kalmıyor.
Bizim sitenin güvenlikleri sağolsunlar, beni zil ve dahili telefon konusunda cinnete sevk edince bir daha zil asla çalmadı. Asıl zorluk trafikte. Olması gereken hızda, şeridinde gidiyorsun adam arkaya dayanıp selektör yapıyor. Bir gün beni yoran bir sürücüyü durdurdum. Arka camımı açtım. 1 aylık bebeğimi uyandırdın mutlu musun diye sordum. Adam hem tanıdığı için, hem bebek olduğunu gördüğü için, hem de suçlu olduğu için çok mahçup oldu. Özür diledi. Keşke o duruma gelmeden daha saygılı olsak.
Tanımadığınız kişilerin bebeğinizi sevmesine ya da öpmesine izin veriyor musunuz?
Uzaktan evet…
Bir baba olarak nasıl bir çocuk yetiştirmek istersin? Bu konuda bir idealin var mı?
İyi kalpli ve samimi bir insan olacağından eminim. Alıngan olmayacak ve sevgi dolu bir kişiliği olacak. Geri kalanını zaman gösterecek. Ha bir de sanatsever olacağına eminim.
Baba olarak çocuğuna nasıl bir gelecek bırakmak istersin?
Bu konu üzerine kitap yazıyorum. Kısaca ben olmasam da ayakta durabilecek bir adam olacak. Sadece kendine güvenecek. Bundan daha iyi bir gelecek olduğunu sanmıyorum.
Şimdiki zamanda çocuk olmak daha mı zor? Sence çocukları yakın zamanda ne gibi sıkıntılar bekliyor?
Ben 11-17 yaşlarımda her gün 4 km yol yürüyerek, otostop çekerek okula gittim. Kar, kış, yağmur, çamur… Kitabımda steril nesil başlığı altında bu konuya değindim. Bence bu zamanda çocuk olmak çok daha zor. Koşmayan, üstü kirlenmeyen, ağaca tırmanmayı bilmeyen, dizlerinde yara olmayan, tamir etmeyi bilmeyen ama internette sabit bedenleriyle bunların alasını sanal olarak yapan nefis bir nesil. Allah yardım etsin.
Kitap projen hakkında biraz bilgi verebilir misin? Bugünlerde neler yapıyorsun?
Bugünlerde tek mesaim oğlum Dora. Bu zamanlarında yanında olmak istemiştim. Çok şükür şartlar da uydu yanındayım. Boşluk bulduğum anda da yazıyorum. Baba bebek ilişkisi ve toplumsal travmalarımızın bireysel kaynaklarına dair bir kitap oluyor. Yaşadığım olayları bilimsel sonuçlarıyla yazıyorum. İlk kitap deneyimim. Çok heyecanlıyım. Umarım bir çok yüreğe dokunurum.