Polonezköy: Hem şehirdesin hem değil

0
1597

Yeşili özlemişsen, çocuğunu teknolojiden biraz uzaklaştırmak istiyorsan, fakat çok da uzağa gidecek vaktin, uzun yolları çekecek takatin yoksa sakın umutsuzluğa kapılma çünkü Polonezköy var, işte böyle dedim kendime ve hızlıca plan yaptım. Tabi şehirli çocuklara bu kadar yeşil programı kabul ettirmek yazıldığı kadar kolay olmuyor, itiraf etmem gerekir ki çeşitli taktikler ve vaatler işin içine giriyor. Bu durumda benim en büyük kozum minik köpeğimiz Fındık oldu. Onunla koşmalı oynamalı plan Ali Efe’nin çok hoşuna gitti. Malum şehir hayatında buna çok imkanları olmuyor maalesef. Gerekli piknik ve oyun malzemelerimizi de yanımıza alarak çıktığımız yolda kısa süre sonra mis gibi bahar havası ve yeşilin bir sürü tonuyla karşılaştık. Daha yolda, çocuğunuzun telefon ekranına değil de ağaçlara, çiçeklere bakıyor olması sizi ne kadar doğru bir plan yaptığınıza ikna etmeye yetiyor. Gittiğiniz yerlerin çocukların ilgisini biraz daha çekmesini istiyorsanız, buraların tarihlerini biraz masalımsı bir şekilde onlara anlatmayı deneyebilirsiniz, Polonezköy’ün hikayesi de bu yapıya oldukça uygun. 1775 yılında Polonya devleti, Avusturya-Rusya ve Prusya tarafından bölünerek işgal edilmiş, Polonya’nın parçalanmasını kabul etmeyen Osmanlı İmparatorluğu bu alanı Polonyalı siyasi göçmenlerin sığınağı haline getirmiştir. Osmanlı İmparatorluğu 1856 yılında Kırım Savaşı’na girerken Polonya’dan kaçan asker ve siviller toparlanıp Osmanlıyla birlikte savaşa katılmışlardır.

Savaş sonrasında Sultan Abdülmecit şimdiki Polonezköy’ün bulunduğu topraklara yerleşim izni vermiş. Önceleri Osmanlılarca Adamköy olarak anılan bu Polonya köyü, daha sonra “Polonez Karyesi” adını almış. Devlet burada yaşayan mültecilere 1894 vatandaşlık belgesi vermiş ve 1923 yılında köye Polonezköy adı verilerek etnik bir kimlik kazandırılmış.

Polonezköy’ün tarihine tanıklık eden en eski mekânlardan biri olan Zosia Teyze Anılar Evinde köyün tarihine ilişkin eşyalar, mektuplar, kitaplar ve fotoğraflar sergileniyor.

IMG 20180420 WA0018

Polonezköy, İstanbul’un insan seline rağmen, köylere has tertemiz ve rahatlatıcı bir havaya doğal güzelliklere sahip ve hala yeşil.

Bu güzel doğada, farklı lezzetleri bir arada sunan leziz lokantalar, restoranlar, bahçede mangal keyfi, çay saatleri, pastalar, çörekler ve tatlılar bulmak mümkün. Mekan seçmekte zorlanabilirsiniz. Biz seçim yaparken sihirli sözcükleri takip ettik; semaver ve trambolin gibi. Ve Mimoza Park’ı seçtik. Tesiste organik köy kahvaltısı, mangal için et ve tavuk seçenekleri mevcut. Ayrıca her saat sıcak gözleme yaptırabiliyorsunuz.

IMG 20180420 WA0017 1

Polonezköy’e henüz sevimsiz gökdelenler dikilmeden, yeşili bozulmadan gidin çocuklarınızı götürün bence. Gidin ama sadece yemek yemek için değil, hayatınıza hareket katmak için, bu koşuşturmada biraz nefes almak için çocuklarınızın doğayla iç içe olması için gidin. Birlikte yürüyüş yapın, koşun, oynayın, bisiklet sürün.

Dönmek istemezseniz ev rahatlığında konaklama seçenekleri de bulabilirsiniz.

Plan yapmaya başlayacaksanız her yıl haziran ayında yapılan Kiraz Festivalini planlarınıza dahil edin derim.

Hayat anılardan ibaret; güzel anılarınızın sayısını artırın.

Bir Cevap Yazın