Polikistik over sendromu, üreme çağındaki kadınlarda en sık görülen endokrin bozukluktur. PKOS olan bireylerde yumurtalıklar olması gerekenden daha büyüktür. Görülme sıklığı ise her 15 kadından birinde rastlanmaktadır. Tam olarak nedeni bilinmemekle birlikte, sebeplerinin başında genetik geçişli olduğu bilinmektedir ve anormal hormon seviyeleri ile ilişkilendirilmektedir.
Yapılan araştırmalar gösteriyor ki; fazla kilolu olan kişilerde PKOS riskinin daha fazla olduğu bilinmektedir. Beden kütle indeksi yüksekliği ile birlikte vücut yağ oranının fazla olması PKOS e yakalanma riskini artırıcı faktörler arasındadır.
PKOS Nasıl Tedavi Edilir?
PKOS kadınların öncelikle endokrinoloji ve kadın doğum kontrolü yaptırmaları ve ardından Doktorunuz tedavinize başlarken sizin de beslenminizi kontro altına alarak kilo kaybetmeniz bu dönemi daha hızlı geçirmenizi sağlayacaktır. Mevcut kiloların %5’ini verseniz dahi yumurtalıklar üzerinde hormon düzenleyici etki yaratmaktadır.
Sağlıklı beslenme alışkanlıklarını hayatımıza girdirerek yaşam tarzı değişikliği sağlanması gereken bir dönemden geçiyorsunuz. Çevrenizden duyduğunuz kesinlikle KARBONHİDRAT yeme gibi yanlış bilgiler yerine ben nasıl sağlıklı karbonhidrat alabilirim diye kendimize soralım. Rafine/basit karbonhidratlar tüketmek yerine sağlıklı karbonhidartlar (tam buğday ekmeği,bulgur, kepek ekmek) tüketmeyi tercih edelim.
Glisemik İndeksi Düşük Beslenme Planı Uygulamalı
Glisemik indeks, karbonhidrat içerikli bir besini yedikten sonra kan şeker seviyelerinizi ne kadar hızlı yükselttiği kontrol eden parametredir. Düşük glisemik indeksli gıdalar kan şekerini daha yavaş yükseltmektedirler. Glisemik indeksi düşük bir beslenme programı ile sendromun belirtilerinin azaldığını göreceksiniz.
Fazla kilolu ve vücut yağ oranın yüksek olması PKOS ile birlikte, diyabet, kalp hastalıkları gibi sağlık sorunlarına da yol açmaktadır.
PKOS bulunan kadınlarda insülinin etkilerine karşı bir direnç gösterirler. Bu yüzden kan insülin seviyeleri artış göstermektedir. Düşük glisemik indeks içeren besinler insülin seviyelerini dengede olmasını sağlamaktadır.
Düşük glisemik indeksi olan besinler; Sebze- meyveler, bakliyat çeşitleri, kepekli tahıllar.
Yüksek glisemik indeksli olan besinler; Hamur işleri, Beyaz undan yapılan bütün besinler, Kuru meyveler, Patates, Bezelye ve Mısır gibi besinler
Yüksek Lifli Gıdalar İle Beslenin!
Olmazsa olmazların başında lif oranı yüksek besinler de yer almalıdır. Yüksek lif içeren besinler sindirimi yavaşlatarak, kan şekerinin hızlı yükselmesini önlemektedirler.
Yüksek lifli besinler nelerdir?
Badem-ceviz
Brokoli-karnabahar-brüksel lahanası
Kurubaklagiller
Marul-roka gibi yeşillikler
Meyveler
Sebzeler
Hangi besinlerden kaçınalım?
- Beyaz ekmek
- Hamur işleri(beyaz undan yapılmış bütün besinler)
- Tatlılar
- Patates(Özellikle sıcak patates)
- Az yağlı süt ve ürünleri kullanılmalıdır,
- Düşük glisemik indeks içeren besinler ve posa açısından zengin bir beslenme planı düzenlenmelidir,
- Haftada en az 1 kez balık tüketimi omega-3 yağ asitleri açısından önem kazanmaktadır,
- Günde kişiye bağlı değişmekle birlikte 3 porsiyon meyve 2 porsiyon sebze tüketilmelidir,
- Düzenli beslenme alışkanlıkları kazanarak kişi kendini uzun süre aç bırakmamalı,
- Zararlı atıştırmalıklar yerine(çikolatalar,cipsler,tatlılar,şekerlemeler,hamur işleri) sağlıklı ara öğünler(meyve,süt,yoğurt,ayran,galeta gb) tercih edilmelidir,
- Su tüketimi 2-2,5 litre olacak şekilde tüketilmelidir,
- Düzenli fiziksel aktivite yaptığınızda farkı göreceksiniz!