Üçüncü Trimesterde 34.haftadaysanız… Bu haftayla beraber yeniden yorgunluk belirtileri hissedebilirsiniz ve bu his ilk üç aylık döneminizdekinden daha farklıdır. Bu yorgunluk altında olduğunuz fiziksel zorlama ve sık sık idrara çıkma, huzursuz geceler geçirmenizden dolayı gayet anlaşılır bir durumdur. İşte 34 hafta hamile olan anne adaylarını ve bebeklerini bekleyen değişiklikler…
Bebeğiniz…
Bebeğiniz şu an yaklaşık 2 kg.150 gr. ve 46cm, ortalama bir kavun kadar. Yağ katmanları, doğduktan sonra vücut ısısını ayarlamaya yardım edecek, şu anda kendisini dolduruyor ve görünümünü yuvarlaklaştırıyor. Cildi hiç olmadığı kadar yumuşak. Merkezi sinir sistemi ve akciğerleri de olgunlaşmakta. Eğer erken doğumdan endişeleniyorsanız şunu bilin ki: genelde 34-37 hafta arası doğanların hiçbir sağlık problemi olmaz. Sadece doğduklarında yeni doğan ünitesinde birazcık kalırlar, geçici sağlık sorunları yaşayabilirler ama büyük ihtimalle önemli bir sorunu olmaz.
Bu hafta yeni olan nedir? Bu hafta bebeğinizin testisleri karnından olması gereken yere doğru yolculuğa başlıyor. Aynı zamanda erkek bebeklerin %3 ve%4’ü testisleri olmadan doğarlar ama korkulacak bir şey yok, çocuk yaşlara gelmeden ortaya çıkmaya başlarlar. Diğer bebekle alakalı gelişimler tırnakları muhtemelen parmaklarının boyunu geçmiş olacak doğum sonrası ilk manikürüne hazırlanıyor.
Siz…
Bazı şeyleri göremiyorsunuz, en azından her zamanki gibi değil. Hamilelik hormonlarından dolayı gözleriniz sanki vücudunuzun farklı bir bölümü gibi. Sadece görüşünüz daha az keskin değil aynı zamanda gözyaşı üretimindeki özellikle kontak lens kullanıyorsanız düşüş gözlerinizin kuru olmasına neden olabilir. Aynı zamanda lenslerinizin arkasında oluşan sıvı şekillerini değiştirebilir. Bu da bazı kadınların miyobunun ve hipermetrobunun artmasına neden olabilir. Merak etmeyin, hamilelik boyunca olan tüm bu değişimlerin hepsi geçici. Doğumdan sonra her şey gibi gözlerinizde eskisi gibi olacak bu yüzden reçetenizi değiştirmenize gerek yok.
Bu haftayla beraber yeniden yorgunluk belirtileri hissedebilirsiniz ve bu his ilk üç aylık döneminizdekinden daha farklıdır. Bu yorgunluk altında olduğunuz fiziksel zorlama ve sık sık idrara çıkma, huzursuz geceler geçirmenizden dolayı gayet anlaşılır bir durumdur. Şimdi biraz yavaşlama ve doğum ve sonrası için enerji depolama zamanı. Uzun zaman oturduktan yada yattıktan, sonra hemen kalkmayın. Ani kalkışlarda başınız dönebilir.
Eğer karnınızda, kalçanızda ya da poponuzda kaşıntılı kırmızı şişlikler fark ederseniz , bunun nedeni “kaşıntılı ürtikeryal papüller” denilen zararsız ama rahatsız edici hastalık olabilir. Ciddi bir soruna yol açmaması için doktorunuza bunları gösterin. Gerekirse doktorunuz sizi dermatoloğa yönlendirecektir. Sorun karaciğerden kaynaklı bir şey de olabilir, derhal doktorunuza görünün.
34. haftada iri olmanızın nedeni içerideki bebek sayısı değildir. Eğer ortalama kiloya sahip ve tek bir bebeğe hamileyseniz 34.hafta itibariyle önerilen kilo artışı 11 ya da 12 kilodur. Bazı kadınlar bundan daha az ya da daha fazla alabilirler. Eğer ikiz taşıyorsanız şimdiye kadar 13 kilo almanız beklenir.
Belirtiler…
Gaz: Hamileliğinizin 3.dönemi ilerlerken gazınız artabilir. Kaygılarınız gazınızı daha da artırır, stresliyken daha fazla hava çekersiniz içinize, bu yüzden her gün en az bir veya iki kere heyecanınızı düşürmek için; burnunuzdan derin nefes alın ve ağızınızdan verin.
Hemeroit: Gazın sürekli yardımcısı, hemeroitler. Bu rahatsız edici basurlar, kegel egzersizi yaparak minimum düzeyde tutulabilir, çünkü bu egzersizle o alanda sirkülasyon sağlar.
Sırt ağrıları: Yer çekiminin hareket merkeziniz belinizde baskı ve sırtınızda ağrılara neden olur. Ağrıyan sırtınızı geçirmenin pek çok yolu var; biri geçirmezse diğeri kesinlikle yardımcı olacaktır. Denemeniz için bir tanesi ise; Mola verin ve esneyin, ayağa kalkın veya yürüyün. Uzun süre oturmak sırtınızın daha fazla ağrımasına neden olur.
Bacak krampları: Bu aralar en yoğun yaşadıklarınızdan biri bacak ağrılarınız, bunun ise 3 nedeni var; hamilelik kilosu, şişme ve yorgunluk en tepe noktasındadır. Eğer bir kasılma hissediyorsanız, soğuk bir yüzeyde ayakta durmayı deneyin.
Çatlaklar: Sarışınsanız ve genetik olarak çatlaklara eğiliminiz varsa, çatlağınızın olma oranı koyu renk saçlılardan (tenlilerden) daha fazladır. Ama teniniz ve saç renginiz ne olursa olsun vücut çatlaklarını önlemek için doğuma kadar az kilo almaya ve sabit tutmaya çalışın.
Ayak ve bileklerde hafif şişikler: Siz daha da büyüdükçe ve vücut dokularınız yayılmaya devam ettikçe ve sıvı almaya devam ettiğiniz sürece parmak, ayak ve bileklerinizde şişlikler olacaktır. Şişen ayaklarınızı rahatlatmak için iş gününün sonunda rahat terlikler size iyi gelecektir.
Saç değişimleri: Biliyorsunuz, hamileyken saçınız daha hızlı uzamaya başlayacak ve daha fazla parlak olacak ama beklemediğiniz yerlerde uzamasını beklemiyorsunuz mesela; yanak, çene ve sırtınızda. Ağda gebelikte güvenli ama cildiniz her zamankinden daha hassas olduğundan dolayı hassas ciltler için olanından kullanın.
Nefesin kısalması: Hamilelik boyunca beliniz büyümeye devam ettikçe, ciğerleriniz de aynı oranda büyümeye müsait değil, bu yüzden banyoyu ziyaretinizden sonra soluksuz kalabilirsiniz. Sol tarafınızdan uyumak gece uykunuzu rahatlatabilir.
Uyumada güçlük: Yaklaşan doğumdan korkmuyorsanız, öyleyse bacak krampları ve banyo yolculukları gözünüzü kırpmanıza izin vermeyecek. Kendinizi sakinleştirmek için sıcak su doldurduğunuz küvette uyumaya çalışın, bir bardak sıcak süt için veya internette gezinin ya da televizyon yerine kitap okumayı veya müzik dinlemeyi seçin
Kolostrum sızıntısı / Süt sızıntısı: Doğum yaklaştıkça ve üçüncü döneme girdiğinizden göğüslerinizden sarımsı süt öncesi bebeğinizin ilk içeceği kolostrum sızıntısı olabilir. Sızıntı birkaç damladan fazla olmayacaktır ama eğer kendinizi rahatsız hissederseniz göğüs pedlerinden deneyin.
İpucu…
Bebeğiniz hakkındaki anıları kaydedin: Bebeğiniz hakkında çok fazla umut ve hayalleriniz var ve her biri hatırlanmaya ve paylaşmaya değer. Bunları unutmadan önce bir mektup yazarak kaydedin. Karnınızdaki hiç tanışmadığınız o küçük komik şeyi hissedin. Sadece içinizden konuşmayın. Bebeğinizi hayalinizde canlandırmaya başlayın ve gözlerinizin önüne gelen şeye içinizden gelenleri yazın.
Hamileliğin sizin için ne ifade ettiğinden bahsedin, hayatınızın ve dünyanızın nasıl değiştiğinden de. Aşerdiğiniz yiyecekleri yazın (peynir, üzüm, jelibon, turşu ve sandviçler) ve bu aşermelerinizin ne kadar zamanınızı aldığından bahsedin. Bebeğinizin ismine nasıl karar verdiğinizden bahsedin. Hamileliğinizi ilk öğrendiğinizde, ilk tekmelediğinde, cinsiyetini öğrendiğinde hissettiklerinizi anlatın. Gelecekte nasıl olacağınıza dair hayallerinizi yazın (kendinizi onun salıncağını sallarken, bahçede futbol oynarken, mutfakta kek yaparken hayal edin) ve bebeğinizin geleceğinin nasıl olacağına dair hayaller kurun. (film yıldızı mı?, bilim adamı mı?, başbakan mı? Büyük düşünün) mektup içeriğini koyun ve öpücüğünüzle mühürleyin. Bebeğinize mektuplar sizin ve bebeğiniz için en değer varlığınız olacak.
Sezaryen hakkında sorular:
Sezaryen yaptırma şansım nedir?
Bazı durumlarda sezaryen önceden ayarlanmıştır bazen de son anda oluşan bir komplikasyondan dolayı sezaryen gereklidir.
Neden sezaryen yaptırmam gerekebilir?
Pek çok nedenden dolayı sezaryen yaptırmanız gerekebilir:
– Bebeğiniz doğum kanalından geçemeyecek gibi olabilir, rahminiz açılmamış olabilir.
– Daha önce birden fazla sezaryen yaptırmışsanız,
– Bir çeşit miyomektomi, miyom ya da rahim ameliyatları geçirmişseniz,
– Bebeğiniz çok büyükse (macrosomya),
– Bebeğiniz ters Ya da yan pozisyondaysa.(Çoklu doğumda ikizlerden büyük olanı normal diğeri ters duruyorsa vajinal doğum gerçekleşebilir.)
– Plesanta previa olmuşsa yani plesanta çok küçükse.
– Bebekte vajinal doğumu riskli yapacak bir anormallik Ya da hastalık varsa.
– HIV pozitifseniz
Okumalısınız: Gebelikte son haftalar
Yeni anneler burada buluşuyor! Siz de aklınıza takılanları, merak ettiklerinizi veya öğrenmek istediklerinizi bize Forum Anne Bebek Kulübü üzerinden yazabilirsiniz. Kadınlar olarak birlikte güçlüyüz!