Tatilin bir ihtiyaç olduğunu hep söylüyoruz, ama tatil bazen de hoş bir şımarma şeklidir. Biz kendimizi şımartmaya karar verdiğimizde aslında kahvaltı yeri bakıyorduk; ne ara Türkiye haritasını açtık ne ara Gaziantep’e karar verdik, orası pek net değil. Zaman darlığından dolayı konseptimizi yemeli içmeli olarak belirledik. Uçuşumuzu sabahın erken saatlerinde Gaziantep’te olup kahvaltıya yetişecek şekilde planladık.
Uçaktan iner inmez hedefimize doğru yola çıktık; bilinen kahvaltılardan farklı olarak Gaziantep’te herkes gibi güne Löküs Ciğer’de ciğerle başladık. Egeli, ot aşığı birine bile kahvaltıda ciğer yedirebilen bir yer Löküs Ciğer, şiddetle tavsiye edilir. Bu keyifli mekandan kahvaltımızın ikinci bölümü için ayrıldık ve Gaziantep’e mahsus kahvaltı geleneğinden olan katmer yemek üzere Katmerci Zekeriya Usta’ya doğru yola çıktık. Gezerek gitmek, kahvaltının ikinci bölümüne başlamadan önce bize biraz yürüme imkanı sağladı. Katmerci Zekeriya Usta’ya geldiğinizde benim size tavsiyem, yemeden önce nasıl yapıldığını izleyin, ustalığa hayran kalacaksınız. Katmerinizi yemek için biraz sabır göstermeniz gerekecek zira oldukça meraklısı var. Ama endişelenmeyin beklediğinize fazlasıyla değecek. Oldukça tatlı olması sebebiyle Katmer sütle ikram ediliyor. Bunun sebebi şekersiz verilen süt içildiğinde ağız içerisinde daha önce hissedilen tatların hepsi sıfırlanıyor. Bu şekilde tatlının tadı ve kalitesi daha iyi hissediliyor. Tatlının ağırlığı da süt ile hafifletiliyor. Bu unutulmaz lezzeti tatmak için öğle saatlerinden önce gelmeniz gerek zira öğleden sonra Katmerci Zekeriya Usta kapalı oluyor. Erken kapatma mevzusunda da “katmer sabah yenir, öğleden sonra Antep’te yenecek çok şey var insanlar gelmez buraya” diyorlar.
Artık bir sonraki yemeğe kadar gezme zamanı. Rotamızı Bakırcılar Çarşısına çevirdik. Bakır ustalarının çıkardığı ritmik seslere baharat kokularının eşlik ettiği çarşıda, takılardan mutfak gereçlerine kadar aradığınız pek çok el emeği göz nuru eşyayı bulabilirsiniz. Alışveriş yaparken pazarlık etmenizde fayda var. Ayrıca Gaziantep Kalesinin manzarasını görün. Bayazhan Gaziantep Kent Müzesi’ni ziyaret ederek şehrin tarihi, kültürü, yöresel el sanatları gibi birçok konuda bilgi edinebilirsiniz.
Yemeğe yeteri kadar ara verdiğimizi düşünüp İmam Çağdaş’a gitmemizin vaktinin geldiğine karar verdik. İmam Çağdaş’da kebap yedikten sonra kebap diye yediklerinizi sorgulayacağınızı söyleyebilirim. Bizim tercihimiz özellikle Ali Nazik oldu ve tabi lahmacun. Ayranın kasede ikram edilmesini de sevdik. Yemek sonrası tatlı için tercihimiz Koçak Baklava oldu. Menüden ne seçerseniz diğerde aklınızın kalacağından eminim.
Yemeli içmeli konseptimizde, menengiç kahvemizi Tarihi Tahmis Kahvesi’nde içmeden dönmek olmazdı. Menengiç kahvesi, Türk kahvesi sevenlere biraz farklı gelebilir, o zaman zahter çayı ya da elma çayını önerebilirim.
Gaziantep’e tatil planı yaparsanız, müzeleri, antik kentleri, kaleleri, anıt mezarları, camileri, bedestenleri, hamamları, tarihi Gaziantep evlerini mutlaka programınıza alın.
Biz bu seyahatte kendimizi oldukça şımarttık, dönüş yolunda biraz yorgun, oldukça tok, çokça da mutluyduk.
Kendinizi şımartın, bunu fazlasıyla hak ediyorsunuz.
Sevgiyle…
