Anne, daha çok var mı? Tam da onun istediği renkteki arabayı bulmuşken, tüm güvenlik önlemlerini almışken ve şöyle keyifli bir seyir planlamışken bu sefer de sağlığı için endişeleniyor olabilirsiniz.
İnsanlık tarihi kadar eski aslında otomobilin tarihi. Öyle ya, tekerleğin icadına kadar uzanmak icap eder. Ve yetişkinlere bile musallat olan bir problemin yüzyıllardır çocukları da rahat bırakmaması düşünülemez haliyle. Neden mi bahsediyoruz? Küçük dudaklardan sıklıkla dökülen şu cümlelerle bir ipucu verelim size: “Anne, daha çok var mı? Midem bulanıyor!”
Tam da onun istediği renkteki arabayı bulmuşken, tüm güvenlik önlemlerini almışken ve şöyle keyifli bir seyir planlamışken bu sefer de sağlığı için endişeleniyor olabilirsiniz. Evet, pek çok çocuğu yol tutar. Halk arasında “Çocuğumu araba tutuyor.” şeklinde de bilinen ve hayli yaygın olan bir problemdir.
Kulak – burun- boğaz uzmanları her 10 çocuktan 1’inde araç tutması – tıptaki karşılığıyla “hareket hastalığı” – görüldüğünü ifade ediyorlar. Amerika’da geçtiğimiz yıl konuyla ilgili yapılan bir çalışmada çocukların arka koltukta, kısıtlı bir görüş alanından dışarıyı görmeleri nedeniyle beynin vücudun farklı organlarından – iç kulak, gözler ve sinir sistemi – çelişkili sinyaller aldığını ortaya koydular.
“Huysuzluk” deyip geçmeyin…
Arabadaki küçük yolcuların arka koltuktaki dünyası yetişkinler için koca bir muamma. Özellikle trafikte ya da uzun yolda sıkılabiliyorlar doğal olarak. Hem o dar alandaki hareket kabiliyetine getirilen sınır ve mecburi eylemsizlik de araç tutması problemini kolaylıkla tetikleyebiliyor. Kısacası, bir anlamda vücudunun dengesi sarsılıyor. Haliyle keyfi de kaçıyor. Uzmanlar, otomobilin seyrinde çocuktaki huzursuzluk ve huysuzluk halinin ciddiye alınması yönünde anne babaları uyarıyorlar. Bazı anne babalar “Ön koltukta yanıma alınca düzeliyor” dese de uzmanlar bunu güvenlik adına kesinlikle tavsiye etmiyorlar ve çocuğu yakından gözlemleyerek doğru çözümün bulunması gerektiğini vurguluyorlar.
Belirtiler neler?
Araba tutan bir çocukta fiziksel olarak şu durumlar dikkat çekicidir:
– Soğuk ter döker.
– Yorgundur.
– İştahsızdır.
– Sık sık esner.
– Solgun görünür.
– Ağlar.
Ayrıca şikayetleri ve kurduğu cümleler de tipiktir:
– Daha gelmedik mi?
– Midem bulanıyor.
– Kusacağım.
– Daha çok var mı?
– Çok sıkıldım.
Araç tutması yaşayan bir çocuk araba yolculuklarına karşı pek de istekli olmaz ki bu da önemli bir belirti olarak kabul ediliyor. Uzmanların verdiği bilgilere göre migren problemi olan çocuklarda da sıklıkla rastlanıyor.
Çocuğunuz belirtileri çok sık ve yoğun yaşıyorsa doktoruna danışmalısınız.
