Annenin bugünlerde yaşadığı bu duygular tabi ki yeni değil ancak sosyal medyanın yükselmesi, sosyal medya annelerinin paylaştığı deneyimleri sayesinde ne kadar çok kişinin benzer duyguları yaşadığını daha net görüyoruz. Doğum sonrası depresyon ve uykusuzlukla mücadele gibi durumlar eskiden konuşulması bile tabu olan konulardı. İlk senenin sizde bırakabileceği izler olduğu doğru ancak etkilerini hafifletmek elinizde. İşte yeni anneler için önerilerimiz…
Uykusuz Geceler
Doğuma hazırlık döneminde anne ne kadar dinlenmiş olursa olsun doğumdan sonraki ilk hafta tam bir kabus olabilir. Baba işin doğrudan içinde olsa bile sık sık uykunun bölünmesi neredeyse hiç uyumamak ile aynı seviyede insanı yıpratır. Sonraki dönemlerde bu uykusuzluğa ek olarak bebeğin beslenmesi ile ilgili kaygılar, diş çıkartma ve kolik gibi durumlar yaşanılan strese eklenir. O dönemde yaşadığınız her ne varsa bir sene sonra zorlukla hatırlayacağınız, hatırlarken acemiliklerinize gülümseyeceğiniz anılara dönüşebilir. Her zorlandığınızda bunu kendinize hatırlatın.
Düşük Özgüven ve Endişe
Teorik olarak annelik bir kadının doğalı olarak hızla uyum sağlaması beklenen bir süreçtir. Tabi ki bu sadece bir teoriden ibaret. Bir bebek büyütmek formülleri olan ve kolay çözümlenir bir süreç değildir çünkü her bebek farklı doğar, farklı ihtiyaçları vardır. Bebeklerle ilgili ortak olarak söylenecek bir şey varsa o da anne için yarattığı şaşkınlık hissi ve ortaya çıkan endişe durumudur. Annenin evde dolaşan mikroplardan, ev eşyalarının güvenli olup olmadığına, bebek gelişim tablolarından çocuğun ağlamamasına kadar endişe edeceği onlarca konu başlığı vardır.
Birbirini Tutmayan Bilgiler
Sosyal medya platformları birçok konuda annelere yardımcı olsa da birçok yeni anne için stres kaynağı da olabilir. Aşırı özgüvenli ‘sosyal medya annelerinin’ yorumları ve bakış açıları yeni bir annenin özgüvenini saniyeler içinde yok edebilir. Yeni annenin bebeğini emzirmesi, uyutması, yıkaması ve teselli etmesi gibi temel bakım konularında bile herkesin fikri vardır. Ancak tekrar hatırlamak gerekirse; her bebek farklıdır. Daha önce hiç sizin bebeğiniz gibi bir bebeği yetiştiren bir anne olmadı.
Sosyal Hayattan Kendini Çekme ve Yalnızlık
Medyada bebekli aileler hep büyük arkadaş grupları, kalabalık aile büyüklerinin içinde resmedilirler. Bir bebek uyurken ve sakin dururken onu sevmek ve annenin sevincine ortak olmak kolaydır. Ancak emin olun travmatik durumlarda ortalıkta kimseyi bulamayabilirsiniz. Hele ki anne ‘anne olmadan önceki hayatında’ aktif bir sosyal yaşam, iyi bir iş kariyerine sahipse bu yeni durumda annenin hormon ile dolu olan vücudu yoğun bir yalnızlık hissi ile sarsılır.
Anneler yaşadıkları tüm bu olumsuz durumları yumuşatmak için sık sık kendilerine yaşadıkları bu tecrübenin eşsiz olduğunu ve daha önce yaşadığı bir tecrübeye benzemediğini hatırlatmalılar. Verilen öğütlere karşı şüpheci bakmalılar ve uygulamada çok seçici olmalılar. Karanlık günlerin onları sevgi ile bakan bir çift göz ile ödüllendireceğini unutmamalılar.
