Yenidoğan kalp taramasının önemi nedir?

0
1155
Yenidoğan kalp taramasının önemi nedir?
Yenidoğan kalp taramasının önemi nedir?

Bebekler anne karnında iken takip edilmeye başlanır. Hem anne hem bebek için sağlıklı bir süreç geçirmeleri doktorların önemle vurguladıkları konulardan biridir. Yenidoğan bir bebek için gerekli kontroller arasında kalça çıkıklığı, işitme testi gibi doğumsal anomaliler var mı tetkikler yapılır. Bir de yenidoğan kalp taramasının önemi nedir? Neden yenidoğan kalp taraması yapılmalıdır. Yenidoğan kalp taramasında dikkat edilmesi gerekenler nelerdir? Çocuk Kardiyolojisi Uzmanı Doç. Dr. Abdullah Özyurt yenidoğan kalp taramasının önemini Anne Bebek Kulübü için yazdı.

Yenidoğan kalp taraması neden önemlidir?

Ülkemizde her yıl yaklaşık 1.35 milyon doğum olmaktadır. Doğan bebeklerden her 100 tanesinden birinde konjenital kalp hastalığı bulunmaktadır. Dolayısıyla ülkemizde her yıl yaklaşık 15.000 bebek kalp hastalığı ile doğmaktadır.

Günümüzde kalp hastalığını teşhis etmek için kullanılan EKO (ekokardyografi) cihazı ve çocuk kardiyoloji uzman sayısı artmaktadır ancak maalesef hala yeterli sayıda değildir. Bu yüzden çoğu bebek, kalp hastalığı teşhisi daha koyulamadan kaybedilmektedir.

Dolayısıyla doğuştan kalp hastalığı sıklığının tahmin edilenden daha fazla olduğu, EKO ve yetişmiş çocuk kardiyoloji sıklığı arttıkça tanı konan bebek sayısının artışı, buna bağlı olarak doğuştan kalp hastalığı sıklığının daha fazla olacağı düşünülmektedir.

Konjenital kalp hastalığı doğumsal anomaliler arasında 1. sırada yer almaktadır.

Konjenital kalp hastalığı görülme sıklığı, günümüzde sağlık bakanlığı ücretsiz ve zorunlu tarama programında olan kistik fibrozisten 25 kat daha fazladır. Ayrıca yine tarama programında olan biotinidaz eksikliği, hipotroidi, kalça çıkığı, sağırlık gibi hastalıklardan daha fazla görülür.

Kalp hastalığı ile dünyaya gelen bu bebeklerin %25’i hayata devam edebilmek için herhangi bir girişim veya ameliyata ihtiyaç duymaktadır.

Konjenital kalp hastalığıyla doğan bebeklerin yaklaşık %15’i 18. yaş gününü görememektedir.

Bu nedenle yenidoğan bebeklerde doğuştan kalp hastalığı taraması yaşamsal öneme sahiptir.

Peki bebeklerde kalp taraması nasıl yapılır?

Çocuk uzmanı tarafından yapılan steteskopla kalp muayenesinde, kritik kalp hastalıklarının %30’u fark edilmeyebilir. Çünkü bazı doğuştan kalp hastalıkları üfürüm yapmayabilir.

Doğuştan kalp hastalığını, doğumdan hemen sonra tespit etmek çok basit ve ucuz bir testin uygulanması ile mümkün olabilir. Bu testin adı Pulse oksimetri‘dir.

El veya ayak parmağına yapıştırılan küçük bir elektrod yardımı ile çalışan bu cihaz, kanın oksijen derecesini ölçer. Kalp hastalığı durumunda, kirli ve temiz kanın karışmasına bağlı olarak kanın oksijen derecesi düşük çıkacaktır.

Pulse oksimetri testi, ideal olarak doğumdan ilk 24 saat geçtikten sonra ve bebek taburcu edilmeden önce yapılmalıdır. Testi geçemeyen bebeklerde mutlaka EKO (ekokardiyografi) görüntülenmesi ile kalbin detaylı incelenmesi yapılmalıdır.

Yenidoğan doğuştan kalp hastalığı taramasında hedef özellikle 7 kritik doğuştan kalp hastalığının tespitidir.

Yenidoğan kalp taramasının önemi nedir?
Yenidoğan kalp taramasının önemi nedir?

7 kritik doğuştan kalp hastalığı nelerdir?

  1. Doğuştan büyük damarların ters olması (Büyük arterlerin transpozisyonu)
  2. Akciğer atardamarının tıkalı olması (Pulmoner atrezi)
  3. Kalbin sağ kapağı ve karıncığının gelişmemiş olması (Triküspid atrezisi)
  4. Kalbin sol kapakları, sol karıncık ve aort damarının gelişmemiş olması (Hipoplastik sol kalp sendromu)
  5. Kalbe temiz kan getiren damarların, kirli kana karışması (Total pulmoner venöz dönüş anomalisi)
  6. Aort damarı ve akciğer atardamarının birlikte çıkması (Truncus arteriozus)
  7. Akciğere giden damarın dar olması ve kalpte geniş bir delik bulunması (Fallot tetralojisi)

100 bebekten birinin doğuştan kalp hastası olarak doğduğu göz önüne alındığında, doğuştan kalp hastalığı için pulse oksimetri ile yenidoğan bebek taraması yapılması bir zorunluluk olmalıdır. 

ABD’de bazı eyaletlerde bu tarama kanuni zorunluluk kapsamına alınmıştır.

Hangi durumlarda düzenli kontroller gerekir?

  1. Yenidoğan yoğun bakım ünitesinde kalp ve/veya solunum desteği almış bebekler
  2. Kalp muayenesi veya pulse oksimetre kalp taramasında kalp hastalığı şüphesi olan bebekler
  3. Annede gebelikte diyabet, fenilketonüri, lupus gibi hastalığı olan bebekler
  4. Çoğul gebelik olan, tekrarlayan düşük öyküsü olan, gebeliğinde tarama testleri bozuk olan, ayrıntılı gebelik ultrasonunda böbrek, barsak, kol, bacak parmak gibi organ anomalisi olan bebekler
  5. Kromozom anomalisi şüphesi olan veya tespit edilen bebekler
  6. Prematüre bebekler
  7. Nörolojik problemi olan veya sendromik anormal yüz görünümü olan bebekler
  8. Gebeliğinde kalbinde anomali şüphesi olan veya ritim bozukluğu şüphesi olan bebekler
  9. Daha önce kardeş kaybı olan, anne baba veya kardeşlerde doğumsal kalp hastalığı öyküsü olan bebekler
  10. Ailede 40 yaş altında sebebi bilinmeyen ani ölüm öyküsü olan bebekler

Bu bebeklerde ilk 2 haftada mutlaka EKO ve EKG ile tarama yapılmalıdır. Kalp veya ritim bozukluğu tespit edilen bebekler, çocuk kardiyoloji hekimi tarafından takibe alınır.

Bebeklerinde doğuştan kalp rahatsızlığı olan anneler, dilerseniz forum sayfamızda tecrübeli annelerimizden destek alabilirsiniz! Siz de aklınıza takılanları, merak ettiklerinizi veya öğrenmek istediklerinizi bize Forum Anne Bebek Kulübü üzerinden yazabilirsiniz. Kadınlar olarak birlikte güçlüyüz!   

Önceki İçerikBakımlı eller için pratik öneriler
Sonraki İçerikBebek ve çocukla seyahat etmek
Doç. Dr. Abdullah Özyurt
1980 yılında Tokat, Erbaa ilçesinde doğdum. 9 yaşında babamın işi nedeniyle İstanbula taşındık. İlkokul, ortaokulu Bahçelievler Dr. Refik Saydam İlköğretim Okulunda, liseyi Ataköy Lisesinde bitirdim. 1998 yılında İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi (Çapa)’ ni dereceyle kazandım. 2004 İstanbul Tıp Fakültesinden mezun olduktan sonra, çok istediğim ve çocuklarla ilgilenmeyi çok sevdiğim için, 2005-2010 yılları arasında Bakırköy Kadın-doğum ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Pediatri alanında uzmanlık eğitimini tamamladım. 2010-2014 yılları arasında Çocuk kardiyoloji üst ihtisasını (yan dal eğitimi) kazanarak, Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi’ nde bu alanda üst ihtisasımı başarıyla tamamlayarak çocuk kardiyoloji yan dal uzmanı ünvanını kazandım. Mart 2017’ de Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi’ nde Çocuk kardiyoloji alanında yaptığım akademik çalışmalar, bilimsel araştırmalar, ödüller ve başarıyla verdiğim doçentlik sınavı sonunda Doçent ünvanını aldım. , Pediatri ve pediatrik kardiyoloji alanında 100’ün üzerinde uluslarası ve ulusal kongrelerde bildiri sunumu, 40’ ın üzerinde uluslararası hakemli ve ödüllü dergilerde İngilizce makale-klinik çalışma, 30’ un üzerinde ulusal tıp dergilerinde derleme, makale, kitap bölümü ve olgu tartışmaları, 5 adet Tübitak projesi, 5 adet klinik araştırma bildiri birinciliği ve çeşitli akademik ödüllerle minik kalplerin tedavi ve tanısına bilimsel katkılar yaptım. Şu anda hala hastalarıma Mersin VM Medikalpark hastanesinde hizmet veriyoum. Mersin’ de minik kalplerin ameliyatsız anjiyo ile tedavisini yapmaya devam eden tek merkez olarak 1.5 yıl içinde 30 çocuğun bu tedavisini başarıyla tamamlamanın gururunu taşıyorum. Akademik görevime ise, İstanbul İstinye Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatri ABD’ nda öğretim üyesi olarak devam ediyorum. Evliyim ve 10 yaşında bir kız babasıyım. Eşim de benim gibi işini severek yapan bir kadın doğum hekimi ve kendi kliniğinde hastalarına hizmet vermeye devam ediyor.

Bir Cevap Yazın