Ebeveynlerin çocukları hakkında en çok şikayet ettikleri konuların başında sağlıklı beslenme sorunu geliyor. Çocuklarda sağlıklı ve dengeli beslenmenin birinci şartı özellikle yemek seçmenin önüne geçilmesi. Bu noktada en belirleyici etken aile bireylerinin besinlere karşı tutumudur. Bu yazımda özellikle çocukları bekleyen iştahsızlık, yemek seçme ve son yıllarda fast food yemek tarzıyla giderek artış gösteren obezite sorunlarına açıklık getirmek istiyorum.
Çocukluk döneminde beslenme nasıl olmalı?
Çocukluk döneminde büyüme ve gelişme çok hızlı gerçekleşmektedir. Bu nedenle çocukların gereksinim duyduğu vitamin-mineral enerji gereksinimleri yetişkinlerden daha farklıdır. Hatta bu durum çocuklarda dönemsel farklılıklar dahi göstermektedir.(Bebeklik, adölesen, okul çağı beslenmesi vb.)çocukluk döneminde çocuğun beslenmesi besinsel ihtiyaçlarına göre yapılmalıdır.
Beslenme alışkanlığı kazandırmada ailenin önemi nedir?
Unutulmamalıdır ki tüm alışkanlıklarımız çocukluk döneminde yön almaktadır. Dolayısı ile çocuğun iyi ya da kötü beslenme alışkanlıkları edinmesi anne ve babaların çocuklarına nasıl örnek oldukları ile de bağlantılıdır. Bu nedenle çocukluk döneminde sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazandırılması açısından beslenme eğitimi büyük önem taşır. Çocuklarınız ile birlikte yemek yiyin. Onları çeşitli besinlerden yararlanarak beslenmesini sağlayın eğer ki ebeveynler sofrada yemek seçiyor bir oturup bir kalkarak yemek yiyorsa çocuklarda bunu taklit edeceklerdir.
En çok görülen beslenme bozuklukları nelerdir?
Çocuk beslenmesinde görülen en önemli sorunlar iştahsızlık, yemek seçme, şişmanlık ve kabızlıktır.
İştahsızlık
Çocukluğun çeşitli çağlarında iştah da değişim göstermektedir. İştahsızlık çoğu zaman çocuğun aileye veya hoşnutsuz olduğu bir duruma karşı gösterdiği tepki sonucu da oluşabilir. Anne babanın çocuğa yemek konusunda aşırı ısrarcı davranması kardeşi veya başka bir çocuğun yedikleri ile kıyaslama yapılması da iştahsızlık sorununu gündeme getirebilmektedir. Bazen de aileler çocuklarının yediği yemeği kendi yedikleri ile kıyasladıkları için çocuğun yediği besinler aileye yetersiz gözükebilmektedir. Ancak unutulmamalıdır ki çocukların besin gereksinimleri yetişkinlerinkinden farklıdır ve çocuğun büyüme-gelişme değerleri normalse ve çocuk sağlıksız değilse bazen öğüt atlansa bile sorun oluşturmaz.
Aynı zamanda yine unutulmamalıdır ki çocukların karakterleri gelişirken bu besin seçimlerine de yansıyacaktır. Bu sebepler çocuğa alternatif ancak sağlıklı besin seçenekleri sunulmalıdır.
Önemli olan çocuğun ne kadar yediğinden ziyade ne kadar dengeli beslendiği, gerekli enerji ve besin öğelerini alıp almadığının gözlemlenmesi dir. Çocuğun boy ve kilosuna bakılarak normal gelişmesi değerlendirilmelidir. İştahsızlık sorununun çözülmesinde beslenme eğitimi ve psikoterapinin önemi büyüktür.
Yemek seçme
Çocuklarda gözlemlenen yemek seçme sorunu genellikle aile bireylerinin besinlere karşı tutumundan ileri gelmektedir. Aynı zamanda sofra düzeninin olmaması sofraya oturmamak sürekli aynı tür besinlerle beslenilmesi veya çocuk sevdiği için sürekli aynı yemeklerin yapılması model alınan aile ferdinin yemek seçiyor olması ileri dönemde çocukta da yemek seçiciliği veya tek düze beslenmeyi beraberinde getirecektir.
Şişmanlık (Aşırı Yeme)
Çocuklarda gözlemlenen en büyük beslenme sorunu ise son dönemlerde oranı gittikçe artan aşırı yeme –şişmanlık- sorunudur. Bu sorun çoğunlukla aşırı yemek yeme fast food tarzı beslenme ve fiziksel aktivitenin olmaması ile doğru orantılı olarak gelişmektedir. Genellikle çalışan anne babaların çocuklarının beslenmesini tam olarak gözlemleyememesi evde sürekli atıştırmalık yüksek enerjili yiyeceklerin bulunması aile büyüklerinin çocukları sevindirmek amacı ile çikolata, şekerleme gibi besinler vermesi gibi nedenlerde çocukluk çağı şişmanlığın nedenlerindendir.
Toplumumuzda halen kilolu çocuk sağlıklı çocuk olarak değerlendirildiğinden çoğu zaman aileler bu durumun aslında çocuğun ileriki yaşlarda nasıl bir risk faktörü oluşturabileceğinin farkına varamamaktadır. Ancak çocuğun rutin kontroller ile yaşına uygun boy-kilo gelişimini gösterip göstermediği standartlardan takip edilmelidir. Fazla kilonun saptandığı durumlarda ise mutlaka bir beslenme uzmanı ve çocuk doktoru tarafından yapılacak muayene ile çocuklara ve ailelerine öncelikli olarak beslenme eğitimi verilmelidir.
Doğru beslenme şekli nasıl olmalıdır?
Çocukta eğer ki metabolik bir sorun yok ise izlenmesi gereken yol öncelikle enerjisi çocuğun yaşına uygun harcadığı enerjiye eşdeğer enerjide bir beslenme planı hazırlayarak çocuğun fiziksel aktivite edinmesini sağlamaktır. Beslenme eğitimi bu planın en önemli parçasıdır ve tüm aile bireylerini kapsamalıdır.
Anne-babalara çözüm önerileri
- Belirli saatlerde beslenmeye özen gösterin
- Çocuğunuza kahvaltı yapma alışkanlığı edindirin
- Çocuğunuz ile beraber sofraya oturun ve unutmayın ki çocuklarınız sizi örnek alacaklardır.
- Çocuğunuzun oturarak yemek yemesini sağlayın o oyun oynarken veya başka bir iş ile ilgilenirken peşinden koşturarak yemek yedirmeye çalışmayın
- Çocuğunuzu yemekle ödüllendirmeyin veya cezalandırmayın
- Çocuğunuzun pansiyon miktarlarını takip ediniz.
- Çocuklarınıza yemeklerini seçebilme imkanı tanıyınız sağlıklı besinlerin görüntüleriyle oynayarak daha çekici hale getirebilirsiniz.
- Çocuğunuzu yemeğini çabuk yemesi yönünde sıkıştırmayınız, ona gereken zamanı tanıyınız.
- Sağlıklı olmadığını düşündüğünüz besinleri çocuğunuza yasaklamayınız. Bu ona daha çekici gelebilir.
- Çatal bıçak kullanmalarını zorunlu hale getiren sert parçalanamayacak türde besinleri çocuğunuzun önüne koymayınız. Daha kolay tüketebileceği besinler pişiriniz.
- Yemek yerken televizyonun açık olmamasına özen gösteriniz.
- Ana yemekleri çok iyi tüketmeyen çocuklar için besleyici ara öğünler verilmeli
- Yemek öncesi meyve suları şekerli besinler tüketmemelerine özen gösterilmeli. Bu tarz besinler iştahı kapar. Boş enerji verir.
- Yemek saatleri iyi ayarlanmalı çocuk çok acıkmamalı veya tok durmamalı
- Tüketmek istemediği yemeğin alternatiflerini oluşturun
- Arasıra ara öğünlerde az şekerli ve az yağlı hazırlanmış kek veya kurabiyeler konulmalı ancak çoğunlukla süt meyve türü besinler ile ara öğünler oluşturulmalı
- Televizyon izleme veya bilgisayar başında geçirilecek süreye aile olarak sınır koyun.
- Hafta sonları beraber yapabileceğiniz fiziksel aktiviteler düzenleyin
- Çocuğunuzun gün içinde en azından 45 dakika kadar fiziksel aktivite4 yapmasını sağlayın (koşu, ip atlama, dans…)
- Aynı besini değişik şekillerde sunun ki o besinden sıkılmasın
- En önemlisi huzurlu bir yemek ortamı sağlayın
- Çocuklar genellikle hacmi az besinleri yemeyi tercihj ederler bu sebeple kahvaltı etmek istemeyen çocuğa yağsız tam tahıllı ekmek arası peynir ve domatesli tost yapabilirsiniz.
- Çocuğunuzun okulda yemek yiyorsa yemek mönüsü mutlaka kontrol edilmeli