Uzmanlar, çocuğun karakterinin, doğumdan değil gebelikten itibaren oluşmaya başladığını belirterek, “Bebek henüz anne karnında, annenin psikolojik durumuna göre neşeli, üzüntülü veya içine kapanık bir çocuk kişiliğine bürünür” şeklinde bilgi veriyorlar.
Bebeklerin, hamileliğin 28. haftasından itibaren annenin psikolojik durumunu algılayabildiğini ifade ederek “Her türlü algı yeteneği gelişen bebekler, annenin yediği bir çikolatayı bile fark edip mutlu olabilir.
Uzmanlar, bebeğin, hamilelik süresince annenin duygu ve davranışlarından olumlu ya da olumsuz yönde etkilendiğini belirtiyorlar. Uzmanlar “Anne üzüntülü ya da sevinçli olduğunda bebeğin hareketleri de değişmektedir. Anne üzüntülüyken hareketsiz kalan bebek, sevinçliyken harekete geçer. Her türlü algı yeteneği gelişen bebekler, annenin yediği bir çikolatayı bile fark edip mutlu olabilir” diye konuşuyorlar. Uzmanlar, bebeğin annesiyle sevinmeye ve üzülmeye henüz anne karnındayken başladığını belirterek, bebeğin bu durumunun, anneler tarafından dikkatli bir gözlem sonunda kolaylıkla fark edilebileceğini ifade ediyorlar.
Hamileler, gebeliğin ilk gününden itibaren kendilerini iki kişi gibi düşünebilirler. Yani, sigara içerken, yemek yerken, hatta gülerken ve ağlarken bile sadece kendilerini değil karınlarında taşıdıkları bebeği de düşünmeleri gerekir. Çünkü, bebekler annenin psikolojisini yakından paylaşırlar. Sanılanın aksine bulunduğu ortamın gergin ya da huzurlu olduğunu anlayabilirler. Bebekler doğuma 2 ay kala annesinin, kucağına bir başka bebeği alarak sevmesine tekmeyle tepki verebilir. Ancak bu tepkinin neden verildiği henüz net olarak bilinmiyor.
Anne karnında mutlu bir dönem geçirmiş bebeğin doğumdan sonra güçlü reflekslere sahip olduğunu belirten uzmanlar, sıkıntılı hamilelik dönemi geçirmiş annelerin bebeklerinin ise doğumun ardından, çeşitli sağlık sorunlarıyla karşılaşma riski taşıyacağını vurguluyorlar. Bu bilgilerden hareketle çocuğun karakteri, doğumdan değil gebelikten itibaren oluşmaya başlar. Bebek henüz anne karnında, annenin psikolojik durumuna göre neşeli, üzüntülü veya içine kapanık bir çocuk kişiliğine bürünür.
