Takıntılar aniden kişinin zihnine girerler ve istenmezler, kişiye sıkıntı verebilirler. Çoğu zaman başka bir şeyi düşünmek güç olur ve kişiyi oldukça etkilerler. Genellikle kişinin günlük işlevine zarar verirler, kişinin kontrolü dışında tekrar eden ve hoş olmayan konular hakkında düşünceler olabilirler. Bu durum haddinden fazla gerçekleştiğinde özellikle kişinin ciddi derecede zamanını alan düşünceler varsa, işlevsellik bozuluyorsa örneğin; işe odaklanamama, okula odaklanamama, vs. oluyorsa kişinin obsesif kompulsif bozukluk (takıntı- zorlantı bozukluğu) olduğu düşünülmektedir. Takıntı yani bilimsel adıyla obsesyon bizim kontrol edemediğimiz düşünlere verilen isimdir ve bunu yatıştırmak için yaptığımız törensel davranışlarımıza ise kompülsiyon denir. İşte obsesif kompülsif bozukluk diyebilmemiz için ikisininde gerçekleşmesi gerekmektedir.
Çocuklarda da görülebilir
Birçok kişi bu durumun sadece yetişkinlere özgü olduğunu ve çocuk ve ergenlerde görülmeyeceğini düşünse de çocuk ve ergenlerde takıntılar yetişkinlerdeki gibi takıntılı düşüncelerle kendini göstermektedir. Örneğin; bir çocuk aklına kötü şeyler getirebilir ve bunları teyit etmek için annesine sürekli ‘bir şey olmaz’ dedirtebilir, hatta bu onu tatmin etmeye bilir ve kaygısını arttırabilir, başka insanlara sormaya başlayabilir. Bu düşünce obsesyonudur ve çocuk emin olmak için kompülsiyon geliştirmiş anne babasına soru sormuştur. Anne babayı kaybetme korkusu ve bunu teyit etme de en çok karşılaşılan durumlar arasındadır. Çocuk el yıkama obsesyonu geliştirmiş olabilir ‘ya elim pis kaldıysa, ya ayaklarım yıkanmadıysa’vb. ifadeler zihinlerinden geçebilir bu işte temizlik takıntısıdır ve çocuk kompülsiyon geliştirmiş defalarca ellerini yıkamaya, ayaklarını yıkamaya başlamıştır.
Çocuklarınızın kaygılarının dikkate alın!
Ancak çocuklar bu karşılaşılan durumu net ifade edemeyebilirler, farkında olamayabilirler ve takıntılar çocukluk dönemindeki özelliklerle karıştırılabilir. Bu noktada anne babaların en çok dikkat etmesi gereken nokta okul durumu ve arkadaşlık ilişkilerinin ne durumda seyrettiğidir. Eğer okulda ve arkadaşlık ilişkilerinde bozulmalar meydana gelmiş, çocuk ya da ergendeki işlevselliğin bozulmuş olduğu tespit edilmişse tedavi edilmelidir. Çocukluk çağında yapılan alışkanlıklar yatağa yatmadan önce pijamaların giyilmesi, masal okunması, vb. eğer ileriki boyutlarda da devam ediyor ve yapılmama ihtimalinde bile aşırı kaygı geliştirmesine neden oluyorsa orada dikkate alınması gereken bir durum olabilmektedir.
Peki ne yapmak gerekir?
Çocuk ve ergenlerde bir uzman tarafından obsessif kompülsif bozukluk tespit edildiyse aileyle birlikte tedaviyi devam ettirmek oldukça önemlidir. Özellikle anne baba bu konuda detaylı bilgi sahibi olmalı ve ona göre davranmalıdır. Ergenlikte ve çocuklukta tedavi edilmeyen durumların yetişkinlikte devam edeceği hatta ilerleyerek artacağı unutulmamalıdır. Tedavi edilme şekli ilaç ve psikoterapi olarak bilinmektedir. Çocuk ya da ergeni destekleyecek terapiler özellikle davranışçı terapiler kullanılmaktadır.