Bebek ve çocuklarda kafa travması

0
1279

Çocuklar ilk adımları ile beraber düşme ve kafalarını çarpma riski ile karşı karşıyadır. Çocukluk dönemindeki tüm ciddi düşme ve travma vakalarının %40-50’sinde kafa travması vardır. Kafa travması ortalama yüzbinde 230 vaka ile pediatrik sağlık problemlerinde önemli bir yer almaktadır. Ağır kafa travmasının çocuk ve yenidoğanda görülme sıklığı dünyada ve ülkemizde %7-15 arasında rapor edilmiştir.

Evlerde çocuklar için tehlike içeren alanlar ve eşyalar arasında masalar, ranzalar, içi dağınık dolaplar, elbise değiştirilen odalar, korumasız sandalyeler, yürüteçler, korkuluksuz yataklar, merdivenler gösterilebilir. Çocuklar biraz büyüdükten sonra ise kazaların daha çok oyun alanlarında, yüksekten düşme ve ya bisikletten düşme gibi fiziksel aktiviteler sırasında meydana geldiği görülmektedir. Çocukluk çağında yaşanan kafa travmalarının büyük bir çoğunluğu ciddi sağlık sorunlara neden olmamaktadır. Hafif travmalarda, eğer çocuğu gözleyebilecek güvenilir bir erişkin varsa hasta evde izlenebilir. Ancak aşağıdaki durumların varlığında mutlaka acil servislere vakit kaybetmeden başvurulmalıdır:

*Beş dakikadan uzun süren bilinç kaybı
*Tekrarlayan kusmalar
*Saçlı deride genişleyen şişlik
*Kulak veya burundan kan ya da saydam renkli sıvı gelmesi
*Bayılma, anlama ve konuşma problemi
*Fışkırır tarzda kusma
*Denge kaybı veya yürümede problem
*Epilepsi (sara nöbeti) veya kasılmalar
*Bulanık, çift görme veya ani görme kaybı
*Her iki kolda veya bacakta güçsüzlük
*Bebeklerde huzursuzluk, sebepsiz ağlama, etrafa ilginin azalması, emmede ve
yemede azalma
*Geçmişte kanama hastalığına sahip olma
*Sarsılmış çocuk sendromu kuşkusuna sahip olma

Hastaneye başvuru sürecinde çocuğun havayolunun açık olmasına ve travma
bölgesinin sabitlenmesine dikkat edilmelidir. Kafa travmaları klinik belirtilere göre hafif, orta ve ağır olarak sınıflandırılır ve kliniğin şiddetine göre tedavi planlanır.Kafa travmalarının yarattığı etkinin belirlenmesinde fizik muayeneye göre değişmekle birlikte tomografi ve ya magnetik rezonans görüntüleme önemli bir yer tutmaktadır. Ancak hafif travmalarda genellikle bu tetkik gerekli olmamaktadır. Bu konuda doktorun tavsiyeleri önemlidir.

Ailelere öneriler:
*Kafa travmasının ardından çocuk mümkün olduğu kadar az hareket
ettirilmelidir.
*Kafada travmaya ait şişlik ya da açık yara olup olmadığı kontrol
edilmelidir.
*Travma sonrası ciltte kanamaya neden olan bir yara ya da kesi varsa
steril bir gazlı bez veya temiz tampon uygulanarak kanama durdurulmadır.
*Yara sadece su ile yıkanmalıdır.
*Travmanın olduğu bölgeye soğuk uygulaması morarmayı
giderebileceği gibi şişliğin artmasını da önlemektedir.
*Çocuğun bir süre dinlendirilmesi ve stresten uzak durması
sağlanmalıdır
*İlk 24 saat içinde kendiliğinden ve fışkırır tarzda kusmalar yaşanırsa
en kısa sürede donanımlı bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.
*Şikayeti olmayan çocuklarda normal beslenme ve uyku düzenine
devam edilip 2 saat arayla çocuktaki belirtiler kontrol edilmelidir. Uyuyorsa
uyandırılıp, konuşmasına ve uyanıklığına bakılmalıdır.
*Kanama bozukluğu gibi sistemik bilinen bir rahatsızlığı olan, kalp
hastalığı nedeniyle kan sulandırıcı kullanılan çocuklar hiçbir belirtiye
bakılmaksızın kısa sürede bir uzmana gösterilmelidir.

Son olarak bebeklerimizi penceresi açık olan odalarda yalnız bırakmamalı, balkon
demirlerine çok yaklaştırmamalı, masa yada şifoniyer gibi yerlere çıkmamaları
sağlanmalı, çocuklar bisiklete binerken mutlaka başlık takmalı, arabalarımızda
mutlaka kendilerine ait çocuk oto koltuğuna oturtulmalıdırlar.

Bir Cevap Yazın