Anne babalara korona virüs engeli

0
733

Korona virüsün çocuklar üzerindeki etkisine dikkat! Çocukları korona virüsten nasıl koruyabiliriz, nelere dikkat etmeliyiz? Korona virüsü çocuklara nasıl anlatmalıyız? Anne Bebek Kulübü yazarı Elif Demirtaş bilir yazdı!..

Malum olduğu üzere bir süredir korona virüs önlemleri kapsamında “Evde Kal” çağrısıyla birçoğunuz gibi biz de evden çalışmaya başladık. İşimiz haber takibi de olunca evde sürekli korona virüs haberleri konuşuyoruz, her evde konuşulandan biraz daha fazla. Televizyondan takip halindeyiz dolayısıyla oğlum da yanımızda olduğu için o da öğreniyormuş. Öğreniyormuş diyorum çünkü farkında değildim oyun oynarken kulağının televizyonda olduğunun. Çocuklar ve korona virüs üzerine uzmanların açıklamalarını okumaya çalıştım, araştırdım. Çocuklara bu gerçeği anlatmamız gerektiğini söylüyor uzmanlar. Tabi ki ben de anlattım anlayabileceğini düşündüğüm cümleler kurarak. Bazen anlattıklarımı yanlış anladı bazen de anlamayacağını düşündüğüm şeyleri televizyondan izleyerek anladığın gördüm.

Önce dua sonra alkış

Camilerden korona virüs duaları yapılıyor her gece. Biz de anne oğul camı açıp duamızı ediyoruz. Duamız bitince de koşa koşa balkona çıkıp sağlık çalışanlarına alkışlarla moral etkinliğine katılıyorduk. Dua ederken bir sürü sorular soruyor ben “Amin” dedikçe o da “Amin diyor. Ve ilk dua ettiğimiz akşam “Anne neden böyle yapıyoruz” dedi. Sonuçta çocuğum camda ilk defa dua ediyor. “Virüsler var oğlum, o virüsler bizi hasta ediyor. Bu virüslerin yok olması ve hastalığın bitmesi için dua ediyoruz dedim. Ardından yeni bir soru geldi “Peti (peki) anne biz eskiden Arda’ya gitmiştik, ye zaman (ne zaman) didicez (gideceğiz)” diye sordu. Köşeye sıkıştırdı beni sorularıyla. “Anneciğim şimdi dışarı çıkamıyoruz, hastalık bitince çıkacağız. O zaman Arda’ ya gidebiliriz” dedim. Tabi üzerine bir soru daha geldi: Peti anne ye zaman diticek (bitecek) hastalık.” “Dua ediyoruz ya oğlum hastalık biter bitmez gideceğiz” cevabını verdim. Ve dua bitti. “Oleyyyyy anne hadi ditti, didelim Arda’ya” dedi.

Ben mi eksik anlattım bilemiyorum ama çocuk dua bitince gideceğimizi düşündü demek ki dua biter bitmez mutluluktan çıldırmak üzereydi. Gülsem mi ağlasam mı bilemedim.

Neden alkışladığımızı sorduğunda da doktorlar hastalıklarımız tedavi ettiği için onları alkışlıyoruz dedim üzerine başka soru gelmedi. Daha büyük bir sevinçle alkışlamaya devam etti.

Okuduklarımızı tecrübe ettikçe öğreniyoruz

Günlerce konuştuk, izledik. Oğlum da anlattıklarımın dışında gerek konuştuklarımızdan gerekse televizyondan, biz fark etmeden bazı bilgiler öğrenmiş. Uzmanların önerilerini ne kadar okusak ne kadar dinlesek de bazı şeyleri yaşayarak tecrübe ediyoruz. Bazen farkında olmadan büyük hatalar yapabiliyoruz.

İşte ben de hiç beklemediğim bir anda hiç beklemediğim bir tepkiyle farkına vardım yaptığım hatanın. Oğluma 10 gündür o sordukça, neden dışarı çıkamadığımızı anlattık durduk. Ama ben öyle bir hata yaptım ki şimşekler çaktı beynimde.

Dediğim gibi bir süredir eşim ve ben evden çalışıyoruz. İşte gittiğimiz günlerde yani evden çıkabildiğimiz 15 gün öncesinde oğlum bazen bize kızdığında “Hadi işe didin” deyip tepkisini gösterirdi bize. Bazen de işe gitmemize isyan edip ağlardı işe gitmeyin diye.

Geçtiğimiz akşam biz çalışırken o biraz sıkıldı hem de çalışırken bizi rahat bırakmadığı için anneannesiyle gitmesinin daha iyi olacağını düşündük. Annem alt katımda oturuyor ve oğlum gitse de, bir süre sonra evde olduğumuzu bildiği için eve gelmek istiyor. Biz de işimiz bitene kadar eve gelmemesi için “Sen anneanneyle git oğlum babanla biz de işe gideceğiz” dedim. “Hayıy (hayır) anne iş yok, işe ditmek yok” diye isyana başladı yine. Diğer taraftan babası “oğlum işe gidip para kazanmamız lazım” dedi ama yine itiraz geldi. Derken anneanne devreye girdi “Anne-baba işe gidip para kazansın sana oyuncak alacaklar” dedi.

Ve oğlumun bir cümlesiyle yaptığım hata beynime kazındı: Anneanne tevelizyonda ‘Evde kal’ diyorlar ya o yüzden öyle dedim. Yani işe gitmemizi istememesinin asıl nedeni buymuş! Ben birkaç saniye tepki veremedim. “Evet oğlum çok haklısın, biz unutmuşuz işe gidemeyiz çünkü evde kalmamız lazım” diyebildim. İşte bazen konuşarak öğrettiğimiz onca şeyi bir davranışımızla çöpe atıyoruz farkında olmadan.

Ben bir uzman değilim size öneriler sunamayacağım ama kendime notlarım var, belki size de bir yardımı olur:

1-Çocuğumu sonuna kadar dinleyip, ne demek istediğini anlayıp ondan sonra cevap vereceğim.

2- Oğlumun kafasına ikilem yaratarak anlattıklarım ve yaptıklarımın çelişmesiyle soru işaretleri bırakmamak için çok daha fazla dikkat edeceğim.

2- Anlattıklarım ve yaptıklarımın birbiriyle çelişmesine neden olup, onun anne-babasına olan güven duygusunu yitirmemesine çok daha fazla dikkat edeceğim.

3- Durumu kurtarmak için yalan söylemeyeceğim.

Korona virüsü çocuklara nasıl anlatmalıyız?

6 yaşında oğlu olan aile hekimi Doktor Punam Krishan: Çocuğunuzun stresini hafifletmek için virüsün soğuk algınlığına, ishale ve kusmaya benzediğini söylemeliyiz.

Doktor Krishan, kendi çocuğuyla deneyimi sonrasında ebeveynlerin çocuklarıyla “dürüst, açık ve samimi bir konuşma gerçekleştirmelerini öneriyor.

Çocuk psikoloğu Richard Wolfsoon ise, “Koronavirüs gibi sansasyonel haberler hakkında çocuğunuzla nasıl konuşacağınız çocuğun kaç yaşında olduğuna bağlı” diyor.

Ne kadar okusam da bazı şeyleri yaşayarak tecrübe ediyorum dediğim gibi.

Koronavirüs salgınında son durum nedir? Normale dönüş nasıl olacak?

 

Bir Cevap Yazın